Atatürk’ün 82. Ölüm Yıldönümü Münasebetiyle

Ülkeler; Devleti kuran veya büyük hizmetlerde bulunanlara  ölümlerinden sonra anıt mezarlar yapmışlardır. Türk Devleti de, çürümüş, harabolmuş, yıkılmak üzere olan asırlık Osmanlı İmparatorluğundan, bütün dünyanın takdir ettiği modern, dinamik ve güçlü bir Türkiye kuran Mustafa Kemal’e Atatürk ismini vermiş ve kendisinin vefatından sonra da Ankara’nın en güzel yerine bir Anıt-mezar yaptırmıştır. Bunun adına da Anıt-kabir demiştir.

Mustafa Kemal’e düşman ve  kötülük etmek isteyenler, O’nu sevmediği zannedilen kişiler değil, O’nun mirasını paylaşanlar, O’nun adını dillerine dolayarak Türkiye’nin idaresinin kendilerine ait olduğunu söyleyenler olmuştur. İşte  bunun bir örneği.

Aşağıdaki tarihlere dikkatinizi çekmek istiyorum:
10 Kasım 1938  Atatürk’ün ölümü, 10 Kasım 1953 Atatürk’ün nâşının Anıtkabir’e nakledilmesi. Anıtkabire nakil, ölümünden tam 15 yıl sonra gerçekleşiyor.
Bu sürenin 12 yılı  içinde Devleti idare eden Milli Şef İsmet İnönü’dür. Son 3 yılında ise Celal Bayar-Adnan Menderestir.

Anıtkabir’in yapımı çalışmalarının kronolojisi:

1 Mart 1941 tarihinde uluslararası bir yarışma açıldı.. Ölümünden tam 3 yıl sonra.
9 Ekim 1944 tarihinde yapım çalışmaları başladı. Ölümünden tam 6 yıl sonra.
1953 yılında Anıtkabir’in inşası tamamlandı. Ölümünden tam 15 yıl sonra
Şimdi sormak gerekmez mi; Savaşın Başkomutanı, Devletin Kurucusu, İlk Cumhurbaşkanı, bütün milletin ölümünde gözyaşı döktüğü bir milli Kahraman’ın anıt mezarının:

  • Yarışması ölümünden 3 yıl,
  • Yapıma başlaması 6 yıl,
  • Yapımının tamamlanması 15 yıl nasıl geciktirilebilir.

Bunun ilmi ve mantıki bir izahı var mıdır. ? 
Mustafa Kemal’in “Ebedi Şef” seçilmesine nazire olarak kendisine “Milli Şef” dedirten ve hayatı boyunca Mustafa Kemal’in yolunda gittiğini vurgulayan  İsmet İnönü, Şefinin mezarının yarışmasını bile 3 yıl sonra yapıyor, yapımına 6 yıl sonra başlıyor. İktidarda kaldığı 12 yıl içinde de bitirmiyor.  

O İnönü ki, Mustafa Kemal’in sağlığında söylenmemiş olan “Kemalist” sözcüğünü de ilk defa kullanan kişi..

Anıt mezarın 9 yılda tamamlanması akıl alacak bir durum değil. Öyle zannediyorum ki, İnönü döneminde 9 yıl içinde bitirilmeyen, kasıtlı geciktirilen Anıtkabir yapımı, DP iktidara gelmesi ile hakiki bir Atatürkçü olan Celal Bayar tarafından 3 yıl geçmeden bitirildi.

İnönü, Atatürk’ün mezarını geçiktirirken, Pullardan ve paralardan resimlerini kaldırmakta geçikmedi.

Artık şeffaflık isteyen ve sorgulama yapabilen beyinler var. Tek parti, Tek adam, Tek ideoloji dönemi bitti. 
Ya herkes buna alışacak veya Atatürk’ün gösterdiği hedef olan “Muasır medeniyetin üstüne çıkmak” hayal olacak..
(Muzaffer Deligöz-16.08.2004/güncelleme 2020)
———-

Anıt-Kabri yaptıran Celal Bayar’ı içeri almadılar..

(Alıntı: Ahmet Dönmez)

Bugün Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 70’inci yıldönümü. Binlerce insan Ata’sını anmak için Anıtkabir’e akın edecek. Yapımına karar verilen Anıtkabir’e ‘ilk çivi’ Atatürk’ün ölümünden tam 12 yıl sonra çakıldı.

Gerekçe ise halefi İsmet İnönü’nün ilgisizliğiydi. Atatürk’ün son başbakanı Celal Bayar’ın torunu Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali, birçok konuda olduğu gibi Anıtkabir’in inşasında da İnönü’nün ona karşı vefasız davrandığını belirtiyor.

Dedesinin hatıratından yola çıkarak, “Büyükbabamın ilk işi Anıtkabir’i bir an önce yaptırıp Atatürk’ü Etnografya Müzesi’nde bir tahta masanın üzerinde yatmaktan kurtarmaktı.” diyen Naskali, buna rağmen Bayar’ın cezaevinden çıktıktan sonra Anıtkabir’i ziyaretine izin verilmediğini söylüyor.

Atatürk’ün 10 Kasım 1938 yılında vefat etmesinin ardından defnedilmesi 15 yıl sürdü. Bu süre içerisinde naaşı Ankara’da Etnografya Müzesi’nde bir masanın üzerinde bekletildi. Anıtkabir yapma kararı 6 Aralık 1938’de alınmış olmasına rağmen Rasattepe’deki kamulaştırma çalışmaları bir türlü bitirilemediği için anıtmezar inşaatına başlanamıyordu. 14 Mayıs 1950’de iktidara gelen Demokrat Parti, hemen işe koyuldu.

Celal Bayar, cumhurbaşkanı seçildiğinin ilk haftasında Anıtkabir’in inşaatı konusunu ele aldı. Bayar, hatıratında bunu şöyle anlatıyor: “Bir defterim vardı, oraya günlük işlerimi not ederdim. Bu günlük notların ilk maddesini, daima Anıtkabir teşkil ederdi. Anıtkabir yapılıncaya ve o büyük eşsiz insan, ebedî istirahatgâhına terk olununcaya kadar not defterimin birinci maddesi değişmemiştir.” Bayar, ilk günlerde Anıtkabir’in inşa edileceği Rasattepe’ye gider, planları inceler ve ilgililerden bilgi alır. İşlerin ağır bir tempo ile yürütülmesinden rahatsız olarak hükümeti harekete geçirir. İnşaat hızlanırken Bayar zaman buldukça gider ve çalışmaları yerinde izler.

Anıtkabir’in heykelleri, kabartmaları, yazı ve mozaik işleri de DP döneminde yarışmaya açılır ve yaptırılır. İnşaat faaliyetlerini Başbakan Adnan Menderes de yakından takip eder. Bayar’ın bu konudaki görüşü, “İkimiz de yakından takip ettiğimiz için bu konuda birbirimize verecek taze haber bulamazdık. Yürümeyi çok seven Başvekil Menderes, sık sık Anıtkabir’e uğrayarak hem yürüyüş yapıyor hem de çalışmaların hızlandırılmasını teşvik ederdi.” şeklinde. Atatürk’ün bir tahta masa üzerinde yattığını düşünmenin kendisi için dayanılmaz bir sızı olduğunu ifade eden dönemin cumhurbaşkanı, hatıratına şu notu düşmüş: “Başvekil Adnan Menderes’le son bir defa daha Anıtkabir’i gözden geçirdik, karar verdik ki içinde bulunduğumuz 1953 yılının 10 Kasım’ında Atatürk’ü ebedî makberesine tevdi edebiliriz.”

Anıtkabir’i inşa ettiren Bayar, Yassıada mahkemesinde önce idama mahkum edildi, sonra ilerlemiş yaşı sebebiyle bu ceza müebbete çevrildi. 1961 yılında cezasını çekmek üzere Kayseri Cezaevi’ne gönderilen Bayar, burada yaklaşık 3 yıl kaldı. 1963’te alınan sağlık raporu üzerine tahliye edildi. Bayar, büyük bir konvoyla Ankara’ya geldi. Amacı Cebeci Mezarlığı’ndaki eşi Reşide Bayar’ı ve Anıtkabir’i ziyaret etmekti. Fakat Anıtkabir’i ziyaretine izin verilmedi.

Araştırmacı-yazar Süleyman Yeşilyurt’un ‘Paşalar’ isimli son kitabına göre, ziyaret gerçekleşmesin diye Anıtkabir o güne mahsus kapatılmıştı. Geceyi damadı Ahmet Gürsoy’un yeğeni Avukat Yılmaz Şahinalp’ın evinde geçirdi. Ertesi gün, kendisine sağlık raporu veren doktor tutuklanırken tahliye kararı da kaldırıldı ve 28 Mart’ta gözaltına alınarak tekrar Kayseri Cezaevi’ne konuldu. O gün yaşananları Zaman’a anlatan Şahinalp şunları söyledi: “Ankara’ya gelişiyle tansiyon yükseldi. Meneviş Sokak’taki evimiz taşlandı, camlar kırıldı. Sağlık raporunun sahte olduğu öne sürülerek gece yarısı itfaiye araçlarıyla gelip balkondan içeriye girdiler. Bayar’ı Numune Hastanesi’ne götürerek başka bir rapor aldılar.” Şahinalp, sadece Bayar’a yönelik bir uygulama olarak anılmaması için Anıtkabir’in o gün tüm ziyaretlere kapatıldığını anlattı. (Alıntı: Ahmet Dönmez)


ATATÜRK’ÜN  HAYATINDAKİ ÖNEMLİ TARİHLER:

1881 Mustafa’nın Selanik’te doğuşu
1893 Mustafa’nın Selanik Askeri Rüştiyesi’ne yazılması,
1896 Askeri Rüştüye’de Mustafa adlı öğretmeninin kendisine Kemal adını verdiği Mustafa Kemal, Manastır Askeri İdadisi (Lisesi)’ne geçti.
13 Mart 1899 Mustafa Kemal, İstanbul’da Harbiye (Harp Okulu) piyade sınıfına girdi.
10 Şubat 1902 Mustafa Kemal’in Harp Okulu’nu teğmen rütbesiyle bitirerek Harp Akademisi’ne geçmesi
11 Ocak 1905 Mustafa Kemal’in Kurmay Yüzbaşı olarak Harp Akademisi’nden mezun olması ve merkezi Şam’da bulunan Beşinci Ordu emrine verilmesi
Ekim 1905 Mustafa Kemal’in bazı arkadaşlarıyla birlikte Şam’da gizli “Vatan ve Hürriyet Cemiyeti”ni kurması
20 Haziran 1907 Mustafa Kemal’in rütbesinin Kolağasılığına (kıdemli yüzbaşı) yükseltilmesi
13 Ekim 1907 Mustafa Kemal’in Selanik’te III. Ordu’ya atanması
15-16 Nisan 1909 Mustafa Kemal’in 31 Mart (13 Nisan) ayaklanması üzerine Hareket Ordusu’nun kurmay başkanı olarak İstanbul’a hareket etmesi
6 Eylül 1909 Mustafa Kemal’in Selanik’te III. Ordu Piyade Subay Talimgâhı Komutanı olması (aynı yıl içinde Kolağası rütbesiyle 38. Piyade Alayı komutanı olmuştur.)
Mayıs 1910 Mustafa Kemal’in Mahmut Şevket Paşa’nın kurmay başkanı olarak Arnavutluk harekâtlarında bulunması
17-21 Eylül 1910 Fransa’da yapılan manevralara (Picardie) Türk Ordusu temsilcisi olarak katılması.
13 Eylül 1911 Mustafa Kemal’in İstanbul’a Genelkurmay’a nakledilmesi
27 Kasım 1911 Mustafa Kemal’in Binbaşılığa yükseltilmesi
22 Aralık 1911 Mustafa Kemal’in İtalyan – Osmanlı Trablus savaşında Tobruz Taarruzunu başarıyla idare etmesi
25 Kasım 1912 Mustafa Kemal’in Bahrısefid Boğazı (Çanakkale) Kuvâ-yı Mürettebesi Harekât Şubesi Müdürlüğü’ne atanması
27 Ekim 1913 Mustafa Kemal’in Sofya Ataşemiliteri olması
1 Mart 1914 Mustafa Kemal’in Yarbaylığa yükselmesi
2 Şubat 1915 Mustafa Kemal’in Tekirdağ’da 19. Tümeni kurmaya başlaması (25 Şubat 1915’te tümen kuruluşunu tamamlayarak Maydos’a gelmiştir.)
25 Nisan 1915 İtilaf Devletlerinin Arıburnu’na asker çıkarmaları üzerine Mustafa Kemal’in tümeniyle düşmanı önleyerek durdurması.
1 Haziran 1915 Mustafa Kemal’in Albaylığa yükselmesi
8-9 Ağustos 1915 Mustafa Kemal’in Anafartalar Grubu Komutanlığı’na atanması
10 Ağustos 1915 Mustafa Kemal’in bizzat idare ettiği taarruzla Anafartalar cephesinde düşmanı geri atması
17 Ağustos 1915 Mustafa Kemal’in Kireçtepe’de zafer kazanması
21 Ağustos 1915 Mustafa Kemal’in II. Anafartalar Zaferini kazanması
1 Nisan 1916 Mustafa Kemal’in Tümgeneralliğe yükseltilmesi
7 Mart 1917 Mustafa Kemal’in Diyarbakır’daki II. Ordu Komutan Vekilliğine atanması
16 Mart 1917 Mustafa Kemal’in Diyarbakır’daki II. Ordu Komutanlığı’na asil olarak atanması
5 Temmuz 1917 Mustafa Kemal’in Halep’teki VII. Ordu Komutanlığı’na atanması
20 Eylül 1917 Mustafa Kemal’in VII. Ordu Komutanı sıfatıyla memleketin ve ordunun durumunu açıklayan tarihi raporunu göndermesi
15 Ekim 1917 Mustafa Kemal’in VII. Ordu Komutanlığı’ndan ayrılarak İstanbul’a dönmesi
15 Aralık 1917 Mustafa Kemal’in Veliaht Vahdettin ile Almanya’ya gitmesi
16 Aralık 1917 Mustafa Kemal’e “Birinci Rütbeden Kılıçlı Mecidi Nişanı” verilmesi
7 Ağustos 1918 Mustafa Kemal’in Filistin’de bulunan VII. Ordu Komutanlığı’na ikinci defa tayin edilmesi
26 Ekim 1918 Mustafa Kemal’in komuta ettiği VII. Ordu Birliklerinin düşman taarruzunu Halep’in kuzeyinde bugünkü sınırlarımız üzerinde durdurması
31 Ekim 1918 Mustafa Kemal’in Yıldırım Orduları Grubu Komutanı olması
13 Kasım 1918 Mustafa Kemal’in Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı’nın lağvı üzerine İstanbul’a gitmesi
30 Nisan 1919 Mustafa Kemal’in IX. Ordu Müfettişi olması
16 Mayıs 1919 Mustafa Kemal’in Samsun’a gitmek üzere Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan ayrılması
19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkması
21-22 Mayıs 1919 Mustafa Kemal’in Amasya’dan yolladığı genelgeyle, Milli Kuvvetleri bir gaye ve bir teşkilat çerçevesinde toplamak amacıyla Sivas Kongresi’ni toplanmaya çağırması
26 Haziran 1919 Amasya’dan Sivas’a hareketi
3 Temmuz 1919 Mustafa Kemal’in Erzurum’a ilk gelişi
8-9 Temmuz 1919 Mustafa Kemal’in resmi görevinden ve askerlikten çekilmesi
23 Temmuz 1919 Erzurum Kongresi’nin toplanması ve Mustafa Kemal’in Erzurum Kongresi’ne başkan seçilmesi
4 Eylül 1919 Sivas Kongresi’nin toplanması ve Mustafa Kemal’in Sivas Kongresi’ne başkan seçilmesi
11 Eylül 1919 Mustafa Kemal’in Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi Başkanlığına seçilmesi
20-22 Ekim 1919 Mustafa Kemal’in İstanbul’dan gelen Bahriye Nâzırı (Bakan) Salih Paşa ile Amasya’da görüşmesi ve Amasya bildirgesinin imzalanması
7 Kasım 1919 Mustafa Kemal’in İstanbul’da toplanması kararlaştırılan Osmanlı Meclisi için Erzurum’dan Milletvekili seçilmesi (Büyük Millet Meclisi’nin birinci dönemi için yapılan seçimde ve ondan sonraki seçimlerde Ankara’dan Milletvekili seçilmiştir.)
27 Aralık 1919 Mustafa Kemal’in Heyet-i Temsiliye üyeleriyle birlikte Ankara’ya gelmesi
16 Mart 1920 İstanbul’un İtilaf Devletleri tarafından işgali üzerine Mustafa Kemal’in durumu bütün devletler ve Millet Meclisleri nezdinde protesto etmesi ve Ankara’da yeni bir Millet Meclisi girişiminde bulunması
23 Nisan 1920 Mustafa Kemal’in Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açması
24 Nisan 1920 T.B.M.M.’nin Mustafa Kemal’i başkanlığa seçmesi
11 Mayıs 1920 Mustafa Kemal’in İstanbul Hükümetince ölüm cezasına çarptırılması (Bu karar 24 Mayıs 1920’de Padişah tarafından onaylanmıştır)
13 Eylül 1920 Mustafa Kemal tarafından “Halkçılık ” programının Büyük Millet Meclisine sunuluşu
5 Aralık 1920 Mustafa Kemal’in İstanbul’dan gelen Osmanlı delegeleri Ahmet İzzet ve Salih Paşa’larla Bilecik İstasyonunda görüşmesi
10 Mayıs 1921 Mustafa Kemal tarafından Büyük Millet Meclisi’nde Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu’nun kurulması ve kendisinin Grup Başkanlığı’na seçilmesi
13 Haziran 1921 Mustafa Kemal’in Fransız temsilcisi F. Bouillon ile Ankara’da görüşmesi
5 Ağustos 1921 Büyük Millet Meclisi tarafından Mustafa Kemal’e Başkomutanlık görevinin verilmesi
23 Ağustos 1921 Mustafa Kemal’in 22 gün 22 gece süren Sakarya Meydan Savaşı’nı yönetmeye başlaması
13 Eylül 1921 Mustafa Kemal’in Sakarya Zaferi’ni kazanması
19 Eylül 1921 Mustafa Kemal’e Büyük Millet Meclisi tarafından Mareşallik rütbesinin ve Gazi unvanının verilmesi
26 Ağustos 1922 Gazi Mustafa Kemal’in Kocatepe’den Büyük Taarruzu idareye başlaması
30 Ağustos 1922 Gazi Mustafa Kemal’in Dumlupınar’da Başkomutan Meydan Savaşı’nı kazanması
10 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal’in İzmir’e girişi
1 Kasım 1922 Gazi Mustafa Kemal’in teklifi üzerine Büyük Millet Meclisi’nin saltanatı kaldırılmasına karar verişi
14 Ocak 1923 Gazi Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım’ın İzmir’de ölümü
29 Ocak 1923 Gazi Mustafa Kemal’in İzmir’de Lâtife (Uşaklıgil) Hanım’la evlenmesi (5 Ağustos 1925’te ayrılmışlardır)
17 Şubat 1923 Gazi Mustafa Kemal’in İzmir’de ilk Türkiye İktisat Kongresi’ni açması
13 Ağustos 1923 Gazi Mustafa Kemal’in ikinci kez Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na seçilmesi
11 Eylül 1923 Gazi Mustafa Kemal’in Halk Partisi’ni kurması
29 Ekim 1923 Cumhuriyetin ilanı ve Gazi Mustafa Kemal’in ilk Cumhurbaşkanı seçilmesi
1 Mart 1924 Gazi Mustafa Kemal’in Büyük Millet Meclisi’ni açışı ve Halifeliğin kaldırılması ile öğretimin birleştirilmesi gereğini konuşmasında belirtmesi
23 Ağustos 1925 Gazi Mustafa Kemal’in Kastamonu’da şapka ve kıyafet devrimini başlatması
3 Ekim 1926 İstanbul’da Sarayburnu’nda Mustafa Kemal’in ilk heykelinin dikilmesi
1 Temmuz 1927 Gazi Mustafa Kemal’in Cumhurbaşkanı sıfatıyla ilk defa İstanbul’a gelmesi
15-20 Ekim 1927 Gazi Mustafa Kemal’in CHP İkinci Kurultayı’nda tarihi büyük nutkunu söylemesi
1 Kasım 1927 Gazi Mustafa Kemal’in ikinci kez Cumhurbaşkanlığına seçilmesi
9-10 Ağustos 1928 Gazi Mustafa Kemal’in Sarayburnu’nda Türk harfleri hakkındaki nutkunu söylemesi
12 Nisan 1931 Gazi Mustafa Kemal tarafından Türk Tarih Kurumu’nun kurulması
4 Mayıs 1931 Mustafa Kemal’in üçüncü kez Cumhurbaşkanlığına seçilmesi
12 Temmuz 1932 Gazi Mustafa Kemal tarafından Türk Dil Kurumu’nun kurulması
29 Ekim 1933 Gazi Mustafa Kemal’in Cumhuriyet’in onuncu yıldönümü dolayısıyla tarihi nutkunu söylemesi
24 Kasım 1934 Büyük Millet Meclisi’nin Mustafa Kemal’e ATATÜRK soyadını veren yasayı kabul etmesi
1 Mart 1935 Atatürk’ün dördüncü kez Cumhurbaşkanı seçilmesi
11 Haziran 1937 Atatürk’ün çiftliklerini devlete ve bir kısım gayrimenkullerini Ankara Belediyesi’ne bağışlaması
30 Mart 1938 Atatürk’ün hastalığı hakkında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nce ilk kez resmi tebliğ yayınlanması
5 Eylül 1938 Atatürk’ün vasiyetnamesini yazması (Açılış: 28 Kasım 1938)
16 Ekim 1938 Atatürk’ün hastalık durumu hakkında günlük resmi tebliğler yayımına başlanması
10 Kasım 1938 Atatürk’ün aramızdan ayrılması
21 Kasım 1938 Atatürk’ün cenazesinin Etnografya Müzesi’ndeki geçici kabre törenle konulması
10 Kasım 1953 Atatürk’ün nâşının Etnografya Müzesi’ndeki geçici kabrinden Anıtkabir’e nakledilmesi
————–

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın